Malay Joya, Afganistan'ı anlattı

EMRUDDİN GURBAN/AHMET KIRBIYIK-KABİL

Afganistan'ın en genç kadın milletvekili unvanıyla 2005 yılında seçilen ve iki sene sonra Amerikan televizyonuna verdiği demeçte Afganistan meclisinin ahırdan daha kötü olduğunu söyleyerek görevinden azledilen kadın hakları savunucusu Malalay Joya, güvenliğini kendi özel güvenlik güçlerinin sağladığını söyledi. Ülkesinde verdiği kadın hakları ve insan hakları mücadelesiyle dünyaca tanınan Malalay Joya, 2005 yılındaki seçimlerde kendi seçim bölgesi Farah'tan en yüksek oyu olarak meclise girdi.

Mecliste yaptığı bir konuşmada, meclis bünyesinde savaş ağalarının bulunduğunu söyleyince linç edilmekten zor kurtuldu. Karzai yönetimini ve Taliban'ı hedef alan açıklamaları nedeniyle sürekli ölüm tehditleri aldı. 2007 yılında Amerikan televizyonuna verdiği demeçte, "Bir ahır çok daha iyidir. Hiç değilse orada yük taşıyan bir eşek ve süt veren inek bulunur. Parlamento bir ahırdan daha kötü durumda" şeklinde konuşunca mecliste yapılan oylama ile görevinden azledildi.

"AFGAN HALKI İKİ GÜÇLÜ DÜŞMAN ARASINDA SANDVİÇ GİBİ EZİLDİ"

Milyonlarca Afganın adaletsizlik, emniyetsizlik, yolsuzluk, işsizlik ve fakirlikten sıkıntı çektiğini söyleyen Joya, "Afgan halkı iki güçlü düşman arasında sandviç gibi ezildi. İşgalci güçler sivilleri bombalıyor ve öldürüyor. Bu yüzden bu terörle mücadele değil, bunun yalnızca savaş suçu olduğunu, masum sivillere karşı bir savaş olduğunu düşünüyorum. Çünkü Taliban yerine bu masum insanları öldürüyorlar" diye konuştu. Dış düşmanların yanı sıra savaş ağaları ve Taliban'ın halka karşı uyguladığı faşizme
devam ettiğini söyleyen Joya, fakirlik, istikrarsızlık, işsizlik ve yolsuzluğun bu nedenle hızlı bir şekilde arttığını kaydetti. Demokrasi, kadın hakları ve insan haklarını geri getirmenin imkansız olduğuna inandığını belirten Joya, ABD ve müttefiklerinin yıl boyunca savaş ağaları ve Taliban'ı desteklediğini ve hala daha desteklemeye devam ettiklerini söyledi.

Joya, "Bir ulusun başka bir ulusu özgürleştireceğine inanmıyorum. Demokrasi, insan hakları gibi değerleri getirmek kendi halkımızın
sorumluluğundadır. Ancak hiç şüphesiz ki uluslararası toplumun yardım eline ihtiyacımız var. Ancak bu işgal istiyoruz anlamına gelmez. Biz onların dürüst elini istiyoruz, eğitim desteğine ihtiyacımız var, Afganistan'ın imarı için para desteğine ihtiyacımız var" şeklinde konuştu. 11 Eylül trajedisinden sonra ABD ve müttefiklerinin yağmurdan kaçarken doluya tutulduğuna dikkat çeken Joya, Afganistan'a 92-96 yılları arasında iç savaşı yaşatan Taliban'ın fotokopisi olan bu savaş ağalarına iktidarı
verildiğini ve şimdi de Londra'daki konferansta Taliban'la müzakere edeceklerini açıkladıklarına dikkat çekerek, Karzai'nin birçok kez bu kişileri hükümete katılmaya davet ettiğini söyledi.

Milyonlarca Afgan fakirlikle mücadele ederken, hükümetin teröristlere milyonlarca dolar vereceğini belirten Joya, ABD ve müttefiklerinin kendi stratejileri gereği hedeflerine ulaşmak için herkesle masaya oturduğunu, Taliban veya savaş ağaları olmasının onlar için fark etmediğini söyledi. Yabancı devletlerin 8 yıl boyunca ABD'nin yanlış politikasını izlediğini vurgulayan Joya, "Sadece  demokrasi maskesi altında değil aynı zamanda terörle mücadele maskesi altında savaş suçu işlediler ve ülkemizi işgal ettiler" dedi.Vergi mükelleflerinin paralarını bir çeşit mafya sistemiyle yönetilen Karzai'ye yatırdığını belirten Joya, Afgan halkının yabancı devletlerden iyi bir şey beklemediğini, sadece yanlış yapmayı bırakmalarını istediğini ifade etti.

Afgan halkına karşı dürüstlerse, politikalarını değiştirmek için 8 yılın çok geç olduğunu, bu 8 yılın izledikleri yanlış politikaların farkına varmaları için yeterli olduğunu düşündüğünü belirten Joya, "Maalesef Obama'nın politikaları savaş suçlusu Bush'un politikalarına benziyor. Obama savaş kışkırtıcısı olarak Bush'tan daha farklı" dedi. ABD'nin Pakistan'a, İran'a ve Yemen'e a savaş açmayı düşündüğünü, bugün ise Filistin'de yaşananların herkesin gördüğünü söyleyen Joya, Afganistan'a daha fazla asker gönderildiğini ve bunun beraberinde daha fazla çatışma ve savaş getireceğini söyledi.

"Obama Afgan halkına karşı gerçekten dürüstse, demokratik olmayan Karzai hükümetine dur demelidir ve Taliban'la müzakere etmemelidir" diyen Joya, Karzai'nin başkan yardımcısı olarak iç savaş çıkaran Kerim Halili ve Kasım Fehim gibi isimleri seçtiğini bunların insan hakları kuruluşları tarafından savaş suçlusu olarak tanındığını, ancak kahraman gibi tanıtıldığını kaydetti. "Obama neden bunlara sessiz kaldı? İşte bu yüzden askerlerinin kanlarını boşa akıtıldığına ve vergi mükelleflerinin paralarının boşa harcandığına inanılıyor. Bunlar yanlış politikalardır ve son verilmesi gerekiyor. Tekrar söylüyorum demokrasi savaşla, misket bombasıyla, fosfor bombasıyla asla sağlanamaz. Eğitim olarak halkımın desteklenmesi gerekiyor. Taliban'ın cebine milyonlarca dolar koyuyorlar, neden bu parayı eğitim için harcamıyorlar? Birçok insan eğitimsiz durumda ve savaştan, işgalden, diktadan, Taliban'dan bıkmış durumda. Eğer eğitimi sağlarlarsa rollerini bugünkünden daha iyi şekilde oynayacaklardır. Onlar Afganistan'ın geleceğidir. Mesajım halkımıza eğitim konusunda yardım etmeleri yönündedir" diyen Joya, ordular Afganistan'da kaldığı sürece en kötü iç savaşın yaşanacağını çünkü onların halkın can düşmanını desteklediğini belirtti. Seçimlere girmeye karar vermediğini ifade eden Joya, Afganistan'ın birçok bölgesinden ziyarete geldiklerini, kendisini desteklediklerini ve seçimlerde yer almasını teklif ettiklerini belirtti.

"Yaklaşan milletvekili seçimleri demokratik olmayacak ve daha fazla hile yapılacak. Meşhur bir deyişle, önemli olan kime oy verildiği değil, oyları kimin saydığıdır. Halkımızın problemi budur. Beni destekleyenlerle görüşmelerim devam ediyor, ancak bu konuda son kararımı vermedim. Eğer bu konuda bana daha fazla destek gelirse seçime gidebilirim. Ancak parlamentoda olsam da olmasam da düşmanlarla mücadeleme devam edeceğim" ifadelerini kullandı.

"KİTABIMI DOĞRULARI ANLATMAK İÇİN YAZDIM"

2003 yılında ünlü olduktan sonra uluslararası toplumdan aldığı destekle hayatını anlatan bir kitap yazmasının istendiğini belirten Joya, ilk olarak doğruları anlatmak amacıyla bu kitabı yazma kararı aldığını ikinci olarak ise Taliban ile zihinsel olarak aynı fakat 11 Eylül sonrası fiziksel olarak değişen parlamentodaki savaş ağalarının maskesini düşürmek amacıyla yazdığını söyledi. Kitabın dünyadaki adalet yanlısı insanların gözlerini ve zihinlerini açmaya yardımcı olacağına inanan Joya, kitabının 14
ülkede 'Sesimi yükseltmek', 'Halkımın adına' gibi farklı isimlerle yayımlanacağını söyledi.

"SUÇLULAR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANMALI"

Rusya'nın kuklası olduğunu söylediği Halk ve Perçem gruplarının sosyalizm adı altında suç işlediğini söyleyen Joya, "Taliban ve savaş ağaları İslam adı altında suç işlediler ve hala da İslam'ı politikalarına alet ederek bugün de demokrasi adı altında faşizm yapıyorlar. Demokrasiye, kadın haklarına, insan haklarına darbe vuruyorlar. Bütün bunların foyasını meydana çıkardım, onlarla asla uzlaşmayacağım ve sessiz kalmayacağım. İşte bu benimle onlar arasındaki en büyük fark" diye konuştu. Afganistan'daki
birçok kişinin kendisiyle aynı fikirde ve işgale karşı olduğunu söyleyen Joya, Afganistan halkı adına konuştuğunu çünkü onların 8 yıl boyunca Afgan halkına karşı dürüst olmadığına inandığını, halkın kaderiyle oynadıklarını ve Afganistan'ı ABD ve müttefiklerinin oyun sahası haline getirdiklerini söyledi.

"ABD, Afganistan'ı kontrol etmeye devam ettiği ve burada askeri üslerini bulundurduğu müddetçe İran, Pakistan, Özbekistan, Çin gibi yerleri kolayca kontrol altına alabilecek. Aynı zamanda Orta Asya'daki gaz
kaynaklarına erişebilecekler" diyen Joya, afyon üretiminin yüzde 93'ünün Afganistan'da yapıldığını hatta New York Times dahi Hamid Karzai'nin kardeşi Kandahar'da 'Küçük Bush' lakaplı Ahmet Veli Karzai'nin CIA'den maaş aldığını ve ünlü uyuşturucu kaçakçısı olduğunu yazdımeı uyguladığı faşizmğını ancak Karzai'nin ona karşı hiçbir zaman sesini çıkarmadığını söyledi. Karzai'nin Afganistan'ın hangi köşesinde bir katil, terörist varsa bulup getirdiğini söyleyen Joya, ABD'nin adamı Hadi Arghandiwal'ı kabinesine aldığını kurbanın yine Afganistan ve Afganistan'ın masum insanları olduğunu, özellikle de Afgan kadınları olduğunu vurguladı.

Tecavüz vakaları, iç şiddet, kadınların öldürülmesi, kadınların yüzlerine asit atılması olaylarının hızlı artış gösterdiğine dikkat çeken Joya, Bütün bu suçların demokrasi adı altında yapıldığını, milletvekili savaş ağalarının kendisini beni radikal olmakla suçladığını söyledi. Kendisine karşı yürütülen propagandaların iktidardaki bazı politikacılar tarafından da yürütüldüğünü vurgulayan Joya, medyaya açıklama yasağı getirildiğini çünkü gerçeklerden korktuklarını söyledi. Afganistan'ın ilk kaybının gerçekler olduğunu söyleyen Joya, bu yüzden bertaraf edilmek istendiğini, bütün bu propagandaların politik zayıflıklarından kaynaklandığını düşündüğünü söyledi. Gerçekleri söylediği için halk tarafından desteklendiğini söyleyen Joya, dünyanın çeşitli yerlerindeki özgürlük savaşçıları tarafından da desteklendiğini ve konferanslara davet edildiğini kaydetti.

Parlamentodaki savaş ağalarının ve Taliban milletvekillerinin kendisine karşı olduğunu ifade eden Joya, bir röportajını siyasi bir komplo olarak kullandıklarını parlamentodan ihraç ettiklerini söyledi. Bu suçluların Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanması gerektiğini söyleyen Joya, kendisini destekleyen gruptan bir kişinin kendisine, 'Malalay kızım, bu suçluları mahkemeye taşımak istiyorsun ancak bu yetmez. Lütfen dünyaya ele vererek bunları kafese tıkmayı denemelerini söyle, aynı zamanda hayvanat bahçesine tıkmayı söyle. Dünyanın çeşitli yerlerinden bu iki ayağı üstünde yürüyen insana benzeyen ancak vahşi hayvanlardan daha kötü olanları görmeye gelsinler' dediğini söyledi.

"GÜVENLİĞİMİ KENDİ ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİLERİM SAĞLIYOR"

Güvenlik sorunları nedeniyle 3 saatte bir bulunduğu mekanı ve kıyafetlerini değiştiren Malalay Joya İHA'ya yaptığı açıklamada, "Demokratik olmayan milletvekillerinin, savaş ağalarının, uyuşturucu ağalarının beni parlamentodan ihraç ettiğinden beri güvenliğimi sağlayan kendi özel güvenlik görevlilerim var. Aynı zamanda bana medyaya konuşma yasağı da getirdiler" dedi. Sadece kendi maaşımı değil güvenlik görevlilerinin maaşlarının da ödenmediğini ifade eden Joya, güvenliğini sağlayan kişilerin kendisini destekleyen ve bütün riskleri almayı kabul eden kişiler olduğunu belirtti. Güvenliklerinin Farah'tan değil, başka vilayetlerden de geldiğini çünkü milyonlarca Afgan halkı gibi onlarında kendisiyle aynı fikirde olduğunu ifade Joya, kadın hakları ve insan hakları için mücadelede aynı arzulara aynı hedeflere sahip olduklarını ve kendisini yalnız bırakmadıklarını söyledi. Konferanslarına katıldığı dünyanın çeşitli bölgelerindeki insan hakları savunucuları ve demokratların güvenliğinin sağlanması için bağış topladığını belirten Joya, güvenlik görevlilerini bu yolla finanse ettiğini kaydetti.