Merkez Bankası faiz kararı açıklandı!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) geçtiğimiz ay faizleri yüzde 8,50 seviyesinde sabit bırakmıştı. Analistler bankanın bu ay da faizlere dokunmayacağını tahmin ederken, yılın 5. Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı ardından karar açıklandı. Buna göre faizler Mayıs ayında da değişmedi. PPK karar metninde ise yeni dönem ekonomi politikalarına ilişkin önemli ipuçları paylaşıldı.
Merkez Bankası tarafından yayımlanan metinde, şu ifadelere yer verildi:
"Para
Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo
ihale faiz oranının yüzde 8,5 düzeyinde sabit tutulmasına karar
vermiştir.
Yakın dönemde iktisadi faaliyete ilişkin açıklanan
veriler tahmin edilenden daha olumlu seviyelerde gerçekleşmesine rağmen,
jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının da etkisi ile gelişmiş ülke
ekonomilerinde resesyon endişeleri sürmekte, birbirini takip eden banka
iflaslarının tetiklediği finansal istikrarı tehdit eden koşulların
oluştuğu gözlenmektedir. Türkiye'nin geliştirdiği stratejik nitelikte
çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki
arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası
ölçekte üretici ve tüketici enflasyonu yüksek seviyelerini
sürdürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve
uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından
izlenmektedir. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı
olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve
iletişimlerindeki ayrışma devam etmekle birlikte, takas anlaşmaları ve
yeni likidite imkânları ile finansal istikrarı öncelikleyen eşgüdümlü
adımlar atılmaktadır. Finansal piyasalar, merkez bankalarının faiz
artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine
yansıtmaktadır.
Asrın felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023
yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna
ve büyüme eğiliminde artışa işaret etmekteydi. Güncel veriler deprem
bölgesinde ekonomik faaliyetin beklenenden hızlı toparlandığını
göstermekte, orta vadede depremin Türkiye ekonomisinin performansı
üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı belirginleşmektedir. Büyümenin
kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı yüksek seyrederken,
turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı yılın
tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim
talebinde devam eden artış, enerji fiyatlarındaki yüksek seviye ve ana
ihracat pazarlarındaki zayıf iktisadi faaliyet cari denge üzerindeki
riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir
seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz
etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının
amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip
edilmektedir. Kurul, 2023 Yılı Para Politikası ve Liralaşma Stratejisi
metninde belirttiği üzere, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini
destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve fonlama
kanalları başta olmak üzere tüm politika araç setini liralaşma
hedefleriyle uyumlu hale getirecektir. Kurul, yaşanan felaketin
etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüşümün
desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını
önceliklendirecektir.
Uygulanan bütüncül politikaların desteğiyle
enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler devam etmekle
birlikte, depremin yol açtığı arz-talep dengesizliklerinin enflasyon
üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Sanayi üretiminde yakalanan
ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal
koşulların destekleyici olması deprem sonrasında daha da önemli hale
gelmiştir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar
vermiştir. Kurul, para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal
istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek
için yeterli olduğu görüşündedir. Depremin 2023 yılının ilk yarısındaki
etkileri yakından takip edilmektedir.
TCMB, fiyat istikrarı temel
amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü
göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar
elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. TCMB,
fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması
için Liralaşma Stratejisi'ni tüm unsurlarıyla uygulayacaktır. Fiyatlar
genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters
para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve
finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik
istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle,
yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir
şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır."