Ümit OĞUZTAN
Ümit Oğuztan

35 bin Lira'ya kitap yazdırılır

info@haberdukkani.com 21 Mayıs 2014 Çarsamba

Bilmeyen vatandaş öğrensin; 15 bin Türk Lira'sı peşin, 20 bin Türk Lirası taksitle ceman 35 bin Türk Lirası'na kitap yazdırtıp "yazar" olabilir, dilediğiniz gibi caka satabilirsiniz.

Peki bu gerçeği yayıncılar bilmezler mi?

Elbette ki, bilirler ve işleri gereği durumu derhal çakozlarlar. Ancak, kitabın baskı ve reklam gderleri de tümüyle karşılandığı için, yayıncı "ticari sırrını" ölene kadar korur. Çünkü işin ucunda para kazanmak var.

Türkiye'nin son 30 yılında basımı gerçekleşen nice kitabın hali işte budur.

Kaldırımlarda, eskicilerin el arabalarında, köşe başı okunmuş kitap satan dükkanların önündeki tezgahlarda "ne alırsan 1 Lira" yazan, buna karşın okuyucu bulamayan kitap yığınları işte böyle oluşuyor. Bir süre sonra da "hurda" olarak kağıt fabrikalarının yolunu tutuyor bu basılı kağıt tomarları..

Ama ne gam! Parayla kitap yazdırıp "yazar" olan için keder duyulacak bir durum değildir bu..

Şimdi çok daha iyi anlaşılır hale gelmedi mi, Türkiye'de kitap okuyan yok ama her yeni günle birlikte aniden ünlenen yazarların isimleri uzunca bir liste oluşturuyor.

Bir yazarın "müstear" isim kullanmak zorunda bırakılmış olması yazarın yaşadığı çağın ayıbını sergiler.

Fakat caka satmak için parayı bastırıp kitap yazdırtmak hem yazanın ayıbını hem de şiparişi verenin seviyesini gözler önüne serer.

Bir de çeşitli güç odaklarının kendi çıkarları için parayı bastırıp yazarlara "sipariş" kitaplar kaleme aldırdıkları geçeği vardır.

Siyasi ve ticari güç odakları, yazarlara "sipariş" kitaplar yazdırırlar. Bu tür kitapları lütfen "fal" ya da "rüya tabirleri" kitapları gibi değerlendirmeyin. Sizler bu basılı kağıt tomarlarını bal gibi de kitap zannediyor, kütüphanelerinize sıra sıra diziyor, böylece ev dekorasyanunuzun küçük bir noksanını daha tamamlamış oluyorsunuz.

21. yüzyılda karanlığın hüküm sürdüğü bir yerde yaşadığınızın farkındaysanız, bir gün ışığı da fark edebileceksiniz demektir. Demokrasi elbette çok iyidir ama ne var ki; dünya insanlığının yararına gerçekleştirilen hiçbir şeye çoğunluğun onayı ile ulaşılmamıştır. Işığı başkalarından önce görmüş olan diğerlerine rağmen ışığın peşine düşmeye mahkümdur.

Karanlıkta olduğunu fark eden bir gün mutlaka ışığı da fark edecektir.

Ümit Oğuztan

TÜM YAZILARI

Haber Dükkanı büyük