Ailece bankalara borçlandık

info@haberdukkani.com 04 Ocak 2015 Pazar

Türkiye'de bankalara ailece borçlanma tam gaz devam ediyor. Bu gerçek aklı başında her insanı derinden sarsıyor, her vicdanı sızlatıyor.

Ödenemeyen borç sayısında hesap uzamalarını bile şaşkına çeviren muzzam bir patlama yaşanıyor.

Ticari piyasalarda aylarca elden ele "nakit para gibi" dolaştıktan sonra karşılıksız çıkıp icra dosyasına döneşen "çek" sayısı yaşanan trajedileri gözler önüne seriyor.

Türkiye'de çalışan kesimin yüzde 70'i asgari ücretli, bu oranın ne kadarının sosyal güvenceye kavuşabildiği tartışmalı haldeyken, ne kadar süreyle işine devam edebileceği de belirsiz.

Kamuoyuna açıklanan anketlere göre; Türkiye, tiyatro ve sinema gibi kültürel etkinliklerden mahrum yaşıyor. Gazete ve kitap satışları Türkiye'nin yüzünü kızartacak durumdan kurtulamıyor.

Türkiye'de ne çalışıp üreten, ne de emekli kesim insanca bir yaşam sürdüremediği gibi, "tatil" nedir bilmiyor.

Benim burada kıyısından, köşesinden dile getirdiklerim "malumun ilanı"ndan başkaca bir şey değil aslında; köşebaşındaki simitçi ile ayakkabı boyacıları dile getirdiğim gerçeklerden çok daha fazlasını her gün söylenip duruyorlar ama duyan yok.

Sorunları dile getirmek büyük bir risk ama asıl sakıncalı olan mevcut sorunlara çözüm üretilemiyor olması..

İşçi, memur, öğrenci, emekli ve işssiz kitleler umutlanmak istiyor; televizyon dizileriyle avunmaya çalışan yoksul yaşamlar, ülkeyi yöneten sorumlulardan umudunu kesmiş, türbelerde adaklar adıyor.