Demokratik eylemde polise molotof atılır mı?

info@haberdukkani.com 23 Mayıs 2014 Cuma

Bayram değil seyran değil her gün demokratik eylem!

Türkiye'de demokratik eylem(ler)in düzenlenmediği gün yok. Her gün, her yerde eylem var!

Düzenlenen bütün bu eylemler, "hak arama" çırpınışları mı?

Saat başı ekranlara yansıyan demokratik eylemlerde görülen manzara genelde gazlı, coplu, molotoflu, taşlı, sopalı ve malesef ki ölümlü..

Polisin "orantısız güç" kullanması şikayetleri, başlı başına ele alınması gereken bir konu. Tıpkı insanlık suçu işkence gibi.. Var, inkarı mümkün değil ama varlığının kanıtlamak çok güç (!)

Gelelim eylemlere..

Demokrasilerde demokratik hakların sınırları ve kuralları bellidir. Demokratik eylem hakkının kullanılmasında polise, molotof atılması, taş fırlatılması, sopalarla saldırılması, barikatlar ardında maskelerle gizlenen çehreler, yasa dışı sloganlar ve pankarlar yer almaz.

Demokrasilerde hak arayan mağdurlar alnı ak, vicdanı hür, başı dik meydanlara çıkarak özgürce ve hiçbir engelle karşılaşmaksızın haklarını savunur, seslerini yönetime duyururlar. Haklılıklarını tüm dünyaya ilan ederler. Ve vakur bir sessizlikle dağılırlar.

Hak arayışlarında kimsenin burnu kanamaz, dükkanların, mağaza vitrinlerinin camları aşağıya indirilmez, bankalar tahrip edilmez, kaldırım taşları sökülmez, kepenkler kırılmaz, çevreye zarar verilmez.

Mağduriyetten yakınanlar, mağdurlar yaratmazlar, kamu malına zarar vermezler.

Demokratik "hak" arayışları için düzenlenen eylemlerde kan akmaz, cinayet işlenmez, ne yaralanan ne de ölen olur.

Türkiye'de ise; her yeni günle birlikte gözler önüne serilen "demokratik hak arayış eylemleri" şiddetli, kanlı, gazlı, coplu ve TOMA'lı (!)