Ümit OĞUZTAN
Ümit Oğuztan

Dünyanın bizi tanımasını samimi olarak istiyorsak

info@haberdukkani.com 03 Kasım 2019 Pazar

Dünyanın bizi tanımasını ve saygı duymasını istiyoruz.

Peki biz dünyayı tanıyor muyuz?..

Tanıyorsak eğer, ne kadar tanıyoruz?

Kendimizi tanıdığımız kadar mı?

Kendimizi ne kadar tanıyoruz?

Dünyanın bizi tanıması ve saygı duyması isteğimizde gerçekten samimi isek, bunun en kestirme yolu aynı samimiyetle bizim de dünyayı tanımamız ve saygı duymamızdan geçer.

Dünyayı ne kadar tanıyoruz?

İsa'dan 500 bin yıl önce keşfedilmişti ateş. Dikiş iğnesi ile düğme İsa'dan 150 bin yıl önce keşfedilmişti. İlk yazıyı taş üstüne Sümerliler yazmışlardı, İsa'dan 3.500 yıl öncesinde.. Eski Mısırlılar, Sümerlerden 500 yıl sonra yazmaya başlamışlardı. Taş üzerine yazılmış ilk Türkçe yazılar, İsa'dan 732 yıl sonrasına aittir. Demircikörüğü Osmanlı devletinin kuruluşundan 3.000 yıl önce keşfedilmişti, eski Mısır'da.. Su değirmeni 1.500 yıl önce Roma'da.. Matbaanın icadı İstanbul'un fethinden 17 yıl öncesine aittir.

Osmanlı tarihini bir peri masalı sananlar yanılırlar. Çünkü, tarih yalnızca sürekli değişen haritalardan ibaret değildir. Tarihin kültür, bilim ve sanat yüzleri de vardır ve birbirlerinden kopartılamazlar. Tarih yalnızca savaş meydanlarındaki kahramanlık öyküleri, zaferler ve yenilgilerden ibaret değildir.
 
Osmanlı tarihi sanıldığı kadar eski olmadığı gibi tam olarak billurlaşabilmiş, her yönüyle irdelenip bilgi olarak tüm çıplaklığı ile halk kitlelerine aktarılabilmiş de değildir.

Hollanda'da mikrospkop icat edildiğinde tarihler 1590'ı gösteriyordu. 1609'da İtalya'da Galile teleskobu buluyor, aynı yıl Almanya'da Kepler, gezegenlerdeki hareketlerin belirli bir yasaya uyduğunu kanıtlıyordu. İngiltere'de ise kurşun kalem çoktan icat edilmiş, sıra logaritmanın bulunmasına gelmişti..

Aynı yıllarda Osmanlı'da vezir-i azam Yemişçi Hasan Paşa (1603) Sütlüce'deki konağının bahçesinde Padişah III. Mehmet'in gönderdiği Bostancıbaşı tarafından boğduruluyordu!..

Fatih Sultan Mehmed'in annesi Maria Despina'nın Müslüman olmadığı gerçeği tarihimizin üzeri örtülen gerçeklerinden yalnızca küçük bir tedaydır. Osmanlı Padişahlarının kayınpeder ve kayınvalidelerinin olmadığı da es geçilen konular arasında mizahi bir sırıtış sergiler..

Osmanlı devletinde ne şehzadelerin, ne karındaşların ne de padişahların yaşamları güvencedeydi. Padişahın yaşamının dahi sallantıda olduğu gerçeği de vezir-i azamlara giydirilen kara kaftanlar da hep es geçilen konular arasındadır.

Sanıldığının aksine Dünya tarihi eski, bizim tarihimiz yenidir. İşte bu nedenle dinamik bir toplumuz. Kendimizi ne kadar iyi tanırsak, dünyayı da o kadar tanıyabiliriz. Dünya da bizim dünyayı tanıyabildiğimiz ölçekte tanıyacaktır bizi...

 

Ümit Oğuztan

TÜM YAZILARI

Haber Dükkanı büyük