Ekonomi ve ahlâk

info@haberdukkani.com 18 Ekim 2014 Cumartesi

Ak saçlı, ak sakallı bilge bir ihtiyar, "Ekonominin çarkları tıkır mıkır işliyorsa eğer, her şey yolunda demektir" diyordu, hiç bıkıp usanmadan.

Adamın birisi olanca ciddiyetiyle diyordu ki: "Ahlak düzelirse, her şey yoluna girer."

Siyah altının topraktan fışkırdığı Ortadoğu'da ekonominin çarkları tıkır mıkır işlerken neden yolunda gitmez hiç bir şey? Ahlak her alanda neden en alt sınıfta çakar durur da bir üst sınıfa bile geçmeyi başaramaz? Ciddi söylemler matrak sonuçlar ortaya koyar genellikle.

Denizlerde yüzmesi için yapılan gemileri karada yürütmeyi akıl edebilen tek bir kişi görülebildi tarih sahnesinde, Fatih Sultan Mehmet. O da İstanbul'u fethetmişti. Bizans'da önce ekonomi sonra ahlak çökmüştü. Tıpkı Roma imparatorluğu'nda olduğu gibi..

Hayatın sırrına vakıf olmak isteyen bir genç, karşılaştığı her Ademoğlu'na şu soruyu soruyordu: "Nasıl oluyordu da, ahlakın dibe vurduğu yoksul ülkeler zenginlerin Dünya'daki cennet köşeleri olabiliyordurdu?"

Mezopotamya'da bombalar patlamaya başladığından buyana, Evliya Çelebi'yi bile anca üç-beş kişinin okuduğu Türkiye'de yazar sayısında büyük bir patlama yaşanıyor! Oysa ki; bir toplum 100 yılda dört-beş yazar yetiştirebilmişse eğer, o toplum; derinlikleri olan, geleceğe açık bir toplum demektir. Türkiye'de yaşanan yazar patlamasının nedeni hiç kimse tarafından merak edilmiyor; tıpkı uzayda neler olup bittiğinin merak edilmediği gibi...

Cin bakışlı biraz da hinoğluhin, genç bir üniversite öğrencisi, kafasına takmış, kime rastlasa şu soruyu sorup duruyordu: "Afrika ve Mezopotamya havzasında yer alan ülkeler bir de Hindistan, sahibi oldukları onca yeraltı zenginliklerine karşın, neden sefalet ve türlü hastalıkların pençesinden kurtulamıyorlar?" diye.. Bu ters köşe soruyla karşılaşmak istemeyenler köşe bucak kaçıyorlardı cin bakışlı üniversite öğrencisinden.. Zavallı genç, ömrünün baharında olmasına karşın, sanki Diyojen'in son günlerindeki halinin 21. yüzyıla yansımasıydı..

Şu bir gerçektir ki; global ekonominin dişlileri belirliyor evrensel ahlak prensiplerini. Bilmeyenlerin haberi olsun, fakirlerin de yüzleri gülsün isterim. Yerkürenin en matrak tahterevallisinin bir ucunda "Global Ekonomi" diğer ucunda, "Evrensel Ahlak" karşılıklı oynaşırlar. Sadece işin ehli olanlar bu matrak oyunun tadını çıkarabilirler.