Hükümeti ıskat etmek!

info@haberdukkani.com 24 Aralık 2013 Salı

Kendisinden son derece emin genişçe bir çevre, "hükümeti ıskat" edebilmek için, olanca ağırlığıyla kabus gibi çöküyor Türkiye'nin üzerine!

Çok hayret verici bir durum!

Hükümet'in 11 yıldır darbe ile ıskat edilme ve hatta suikast endişerleri içinde olduğunu bilemeyen yok. kabine üyeleri ve iktidar partisi vekilleri hemen her gün bu endişelerini sürekli dile getirdiler.

Hükümet, milli iradeyi hiçe sayanlarca, darbe ve suikast yoluyla ıskat edileceği endişesiyle güvenlik güçlerini tam zamanlı alarma geçirerek, "kuvvetli suç şüphesi" ile binlerce insanı tutuklayıp yargı önüne çıkardı. Ama yine de hükümetin "ıskat" edilme korkusu yatışmadı.

17. Aralık günü, tam da kuşluk vaktinde düzenlenen "Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu" ile tüm Türkiye derinden sarsılıp şoka girdi. Çünkü; bakanlar ile mahdumlarını içine alan gözaltılar yaşandı. İki bakanın gözbebeği mahdumları tutuklanarak cezaevine kapatıldı.

İşte size dünya ölçeğinde büyük ve sarsıcı bir skandal!

Yaşanan skandalın ardından yapılan açıklamalar, operasyonun dış mihraklarca tezgahlandığı, içerideki uzantıları vasıtasıyla yürütüldüğü, dellillerin düzmece olduğu doğrultusunda oldu..

Türkiye gündeminden hiç düşmeyen bir "hizmet cemaati" ile hükümet arasında ardı arkası kesilmeyan açıklamalar aklı selim her sade vatandaşın uykularını kaçırmaya devam ediyor. Anlaşılıyor ki; hükümeti ıskata çalışan bir "hizmet cemaati" var!

Hükümeti ıskat etmeye çalıştıkları iddia edilerek hapishanelere tıkılıp hayatları kaydırılan onca insan; şimdi ne olacak? Hani bunlar hükümeti ıskata çalışan darbeci ve suikastçi çeteler idi?

Basına yansıyan haberlere bakıldığında alenen görülüyor ki; bir "hizmet cemaati" hükümeti ıskata çalışıyor ve bunu da gizlemiyor. Beddua kasetleri, karşılıklı beyanlar ve çok daha da vahimi, tehdit ile ittifak önerilerinin koşulları sıralanıyor birer birer!

Herhangi bir ülkede herhangi bir hükümeti, herhangi bir "hizmet cemaati" ya da herhangi bir lobi, "ıskat"a teşebbüs eder de üstüne üstlük, "tehdit ile ittifak" önerisinde bulunabilir mi?

İnsanın aklı karışıyor.

Hükümeti ıskat etmeye çalışanlar kimler?

Hani çetelerin köküne kibrit suyu dökülmüştü?

Bundan böyle hiç kimse halkın iradesine karşı çıkmaya cüret edemeyecek idi?

Ne oluyor Allah aşkına?..

Bizler nasıl bir ülkede yaşıyoruz?

Hayatın olağan akışına aykırı olarak; yatak odalarında sıralanmış çelik para kasalarında ve ayakkabı kutularında milyon dolarlar, peşpeşe gelen tutarsız açıklamalar, Tüm Türkiye sathında Emniyet mensuplarını görevden almalar, soruşturmaya yeni savcılar atamalar vs. vs..

Hükümet, emrindeki kolluğa ve Cumhuriyet'in Savcısı'na güvenemiyorsa eğer, vatandaş hükümete güvenebilir mi?

Biri bana söylesin lütfen, "sade" vatandaşın hali duman mı?