Kaderlerinin utancına tasmalı rüşvetçiler

info@haberdukkani.com 26 Kasım 2013 Salı

Rüşvetçiler gözlerini açık ağızlarını ise kapalı tutuyorlar ama teknoloji çağının yaşandığı şu günlerde bu hiçbir işe yaramıyor..

Sözcüklerin pek değeri yoktur aslında ama gene de giyinmekle örtünmek arasında tek bir gerçek, yalan ile iltifat arasında ise "binbir yalan" vardır.

Nasıl ki; körler ile sağırlar birbirlerini ağırlar ise; aç gözlü rüşvetçiler de birbirlerine işte öyle iltifat edip dururlar.

***

Edipler yıllar yılı okunmaya değer görülmeyen dörtlükler yazarlar, iyice yorulduklarında bilinmez diyarlara göçüp dinlenmeye çekilirler.

Ve edipler yokoluşlarının içinde dinlendikçe, okunmaya değer bulunmayan dörtlüklerini bıkıp usanmadan mırıldanıp durur bütün insanlık.

Ediplere göre; rüşvet yiyenler, gerçekte leş yiyenlerdir ve kan akıtanlar kadar gaddar olurlar.

Hepsi de kaderlerine tasmalı bu rüşvetçiler arasından evliya türbesine gömülenine rastlanmamıştır.

Hak yiyen haramzade rüşvetçiler, tarihin lanetliler mezarlığına katafalk üzerinde merasimle taşınan nursuz yüzleriyle, Allah'tan hayır ve merhamet dilenen dualarla değil; alıkışlarla gömülenlerdir.

***

Özgüvenden yoksun ve korkak aşıklar, heyecanların söndüğü gençlik yılları uçup gittiği zaman, kırışıklıklarını pişmanlığın gözyaşlarıyla sularlar.

Onlara soranlar olur: "Ağlıyor musunuz?" diye.

Verdikleri cevap: "Hayır, sadece gözüme bir şey kaçtı" olur.

Oysa ki, çok daha önceki yaşanmamış bir aşkın kanayan yarasıdır bu ve ölene değin de dinmeyecek olan bir yürek sızısıdır.

Hayatın olağan akışı içinde herkes birilerine deliler gibi aşık olur sonra da sadece kendisinin olanla başbaşa kalır.

***

Rüşvetçiler gözleri açık ağızları kapalı, tıpkı delicesine aşıklar gibi, şehvetle oynaşırlar parayla sonra da sadece tasmalı oldukları kaderlerinin utancıyla başbaşa kalırlar.

Edipler, rüşvetçilerin trajik öykülerini okunmaya değer bulunmayan dörtlükler halinde yazmaya devam ediyorlar, gelecek kuşaklar okusunlar ve onlar gelecekte de meşhur olsunlar diye..

Edipler, en çok da nursuz yüzlü rüşvetçilerin çocukları, özellikle de torunları için üzüntü duyarlar. Çünkü onlar, "lekeli" soyadlarıyla yaşamaya mahküm edilen "masumlar"dır.

Elden ne gelir ki; o masumlara haramzade kaderi layık gören leş yiyici ve kan akıtanlar kadar da zalim olan rüşvetçi atalarıdır.