Ümit OĞUZTAN
Ümit Oğuztan

Korku, dehşet, dram ve gerilim

info@haberdukkani.com 15 Temmuz 2012 Pazar

Cadde ve sokaklarda gerilimli insanlar, birbirlerine her an saldırmaya hazırlar.

Her fırsatta birbirlerini yumrukluyorlar ve boğazlıyorlar.

Bazen kesici bazen de ateşli silahlarla..

Adliye binalarının önü 20. yüzyıl western filmlerine bile taş çıkartıyor.

Bu durumu habercilerin kameraları kaydedip her akşam ana haber bültenlerinde televizyon ekranlarına taşıyorlar; bıkıp usanmadan çünkü toplum "asabi" ve "kavgacı" olmakta ısrarcı.

İnsanlar meydanlarda, bulvarlarda, cadde ve sokaklarda korku içinde dolaşıyorlar. Her an her şey olabiliyor. Olmadık yerde "kahpe" ve "hain" eller bombalar patlatıyor, nice masumlar canından olmaya devam ediyor.

Evinin balkonunda serinlemeye çalışanlar, "kör kurşun"ların isbet etmesi sonucu vurulup ölüyor! Hatta evin içinde, yatağında uyuyan bebekler bile "serseri" bir kurşunla ölüyor!

Eskiden faili meçhul cinayete kurban giden gazeteci tayfası şimdilerde "terörist" ilan edilerek, hapishane hücrelerinde çürütülüyor.

TBMM çatısı altında fikirler ve düşünceler değil yumruklar konuşuyor; galiz küfürler kayıtlara düşüyor!

Belediye zabıtaları meydanlarda evire çevire vatandaşı bir güzel benzetiyor!

Hasta yakınları doktorları darp ediyor, bıçaklıyor, ateşli silahlarla vurup öldürüyorlar!

Kocalar eşlerinin sırtından sopayı eksik etmemekte ısrarcılar, bıçaklıyor, doğruyor, parçalara bölüyor ya da silahla vurup öldürüyorlar!

Bir "cinnet" anıdır ki gidiyor, ne başı belli ne de sonu; aile reisleri, ellerine geçirdikleri silahla önce tüm aile fertlerini kurşuna diziyorlar, son kurşunu da kendi kafalarına sıkıyorlar!

Sürücüler trafikte cinayet işlemeye devam ediyorlar!

Ülke baştan sona her an korku, dehşet, dram ve gerilim öyküleriyle sarsılıyor...

Çocuklar cinayetler işliyorlar!

Annesini, babasını, kardeşini, öğretmenini, sevgilisini, arkadaşını ya da akrabalarını öldüren nice çocuk; hapishanelerde yatıyor!

Korku sarmış her yanı kimse telefonda özgürce konuşamıyor. Hiç kimse özgürce, dürüstçe ve hür vicdanla düşüncesini ifade edemiyor; korkuyor! Neden korktuğunu da bilmeden!

Atmosfere; korku, gerilim, dehşet ve dram hakim..

Sözde Demokrasi'nin hüküm sürdüğü ülkeler savaş uçakları tarafından günlerce bombalanıyor! Ardından bir baştan bir başa bir güzel talan edilip soyuluyorlar sonra da bir güzel köleleştiriliyorlar!

Hayatın kendisi "aksiyon filmleri"ni kıskandırırken, korku filmleri "komedi" filmi gibi algılanmaya başlandı!

Hayat zaten bitip tükenmek bilmeyen bir komediydi, 21. yüzyılla birlikte korku, dehşet, dram ve gerilim oldu.

Türkü dünyasının namdar ismi Musa Eroğlu, kendisiyle yapılan bir söyleşide:

"Şu anda bağlamanın cim teli gibi gerilmiş millet" diyor.

Yaşam değişti ve dönüştü, bu gerçeğin farkında yazarlar, sanatçılar ve ozanlar. Belli ki; onları da sarmalamaktadır türlü korkular.

Yaşam değişti ve dönüştü...

Ozan Musa Eroğlu: "Şu anda bağlamanın cim teli gibi gerilmiş millet" okumak için TIKLAYIN

Ümit Oğuztan

TÜM YAZILARI

Haber Dükkanı büyük