Oktay Ekşi kendisini tasfiye ederken..

info@haberdukkani.com 30 Ekim 2010 Cumartesi

Hürriyet gazetesinin "başyazarı" Oktay Ekşi, yazdığı bir yazıda kalibresi küçük, kahredici ve kirli sözcükler kullanmayı yeğleyerek kendi kendisini Türk basın sektöründen bir kalemde tasfiye ediverdi!

Bir beyefendinin asla kullanmaması gereken sözcükleri kullanma noktasına gelen kalem erbabı kroke olmuş demektir. Türkçe çok zengin, elastiki ve renkli sözcüklere sahiptir. Kalem erbabı sözcükleri en iyi biçimde kullanabilme yetenek ve zekasından yoksunsa eğer; vay haline!

Nasreddin Hoca'nın nüktedanlığına hiç kimse kızmaz, darılmaz, kırılmaz, küsmez. Neden? Çünkü üstün bir zeka örneğidir, dilini hiç kirletmeden kullanır. Ve tarih boyunca tüm insanlığın takdirini kazanmaya devam etmektedir.

Bir yazar dilini kirleterek ifade aczine düştüğünde taraftarlarının bile gözünden düşer. Takdir edenlerini düş kırıklığına sürükler. Terk edilir. Yalnız kalır ve tarihe gömülür. Hürriyet gazetesinin başyazarı dilini kirleterek ifade aczine düştü.Yok oldu.

Oktay Ekşi'yi düşmanları, sevmeyenleri ve karşıtları değil; kendisi tasfiye etti. Hiç farkında olmadan intihar etti!

Bir yazar kirli dille ifadeyi "yöntem" olarak benimseyip içine sindirebiliyorsa eğer; kroke durumdadır, acze düşmüştür.

Oktay Ekşi, algılayamadığı "Yeni Dünya" ve "Yeni Hayat" karşısında acze sürüklendiğinin farkına varmıştı da intihar etmeyi mi kafasına koymuştu?

Yoksa haddini bilemez bir hale mi gelmişti? Bu soruların yanıtları okurların takdirine bırakmak gerekiyor.

Oktay Ekşi: "Ayarı kaçırmışız," dedi ve özür diledi.

Patronu bunu yeterli görmedi ve istifasını istedi yolunda haberleri kulaktan kulağa fısıldanıyor..

Ekşi'nin yazısında dile getirdiği çevreler: "İstifa yetmez," diyor.

Hürriyet gazetesi kendisine yeni bir başyazar arayışında..

Gazete okurları, kendi kalesine gol atan başyazarın düş kırıklığı şokunu yaşıyor.

Oktay Ekşi'nin yapması gereken bir iş daha var; hiç gecikmeden derhal Basın Konseyi'nden de istifa etmelidir.

Basın tarihi Oktay Ekşi'den nasıl söz edecek?

Şimdiden dile getireyim: Tarih bir dönemin ünlü başyazarı Oktay Ekşi'den hiç de iyi söz etmeyecek.

Pek çok neden sıralamaya hiç gerek yok. Ben, yalnızca bir günahına değineceğim: Medya kirlenirken, emekçiler inim inim inler ve evlerine "ekmek" götüremez hale getirilirken "locadan" izleyenler arasında yer almış olması yetmez mi?