Ten kudurganlığının adı: AŞK!

info@haberdukkani.com 09 Kasım 2011 Çarsamba

Balzac, 90 ciltlik roman dizisinin tümünü "İnsanlık Komedisi" başlığı altında toplamıştır.

Komedi doğanın kendisinde mi var, yoksa insanın beyinsel yapısından mı kaynaklanıyor? Belki de evrenin genel bir karakter özelliğidir.

Kadın çıplaklığı karşısında kan dolaşımı hızlanıp soluklanmaya başlayan erkek, "insanlık komedisi"dir aslında.. Bitip tükenmek bilmeyen bu komedinin figüranı da baş rol oyuncusu da insandır.

Aşk, aşk diye allanıp pullanıp anlatıla gelen şey aslında ten kudurganlığından başkaca bir şey olmasa gerek.

Aşk denilen ten kudurganlığının sanata ve düşünceye yansıyan iz düşümleri, ruh derinliklerinin gölgeli mağaralarında pusulasız bırakır insanlığı..

İnsan ruhunun çeşitli kural, baskı ve engellemelerle gizli kapaklı tutuluyor olmasının nedenleri araştırıldığında ortaya çıkacak olan da "insanlık komedisi"nden başkaca bir şey değildir.

İnsanlık komedisinin en kahkahalı en hıçkırıklı sahneleri, cinsellik bilinmezliğinin karabasanlı ikiyüzlülüklerini sergiler.

Sanat, insanlık çehresinin en riyasız yansıdığı aynadır. Bireyler cinsel arzu ve duygularını birbirlerinden ve toplumdan saklayabilirler. Saman altından su yürütmeye uğraşıp çeşitli palavralarla maskelerin ardına gizlenebiliyor insanlığın hazin komedisi ama sanatın aynasından yansıyan çehreler gerçeğin ta kendisidir.

Sanatın aynasında yansıyan insan cinselliğinin radyonlu ışımaları, azgın bir volkandan fışkıran kızgın lavlar gibi yakıp geçer bütün aldatmaca ve yalanların üzerinden..

İnsandaki ten kudurganlığının gerçek boyutlarının yanında nükleer bomba bile cüceleşirken, tutkulu fantezilere esaret, insanlığın hazin komedisini sahnelemeyi sürdürür.

Aslında aşk, ten kudurganlığının renkli düşlerinden başkaca bir şey değildir.