Yalansız aynalar

info@haberdukkani.com 13 Nisan 2011 Çarsamba

Eğer kendinizi kötü hissediyorsanız, bıktıysanız yaşamın türlü çirkinliklerinden, bezginseniz, karamsarlık boğa yılanı sarmalamışçasına sıkıyorsa içinizi.. Derhal çocukların dünyasına sığının.

Çocukların gülen gözleri, mutlu çehreleri, masumiyetleri ve içtenlikleri; kaç yaşında olursanız olun, bir anda çocuklaştırır sizi. Bir kere çocuklaştınız mı, zamanda yolculuğa çıkar, yıkanır ruhunuz ve çocukluğunuzun billurluğuna ulaşırsınız. Yeryüzü cehenneminden kurtulur, başka bir dünyanın cennetine ulaşırsınız. O cennette, çocuklarla başbaşa kaldığınızda, tertemiz bir yaşama kavuşursunuz.

İnsan yaşamının olduğu her yerde nasıl ki siyaset varsa, siyasetin olmadığı çocuk dünyasında da kirlilikten eser yoktur.

Çocuklar sizin bir yetişkin olduğunuzun farkındadırlar. Ama siz, onların arasında bir yetişkin olduğunuzu unutursunuz.

Siz onlara emsalleri gibi yaklaştıkça, onlar size bir yetişkine duyulan "güvensizlik"le yaklaşacaklardır. Çünkü, çocuklar yetişkinlere "güven" duyulmaması gerektiğini öğrenmişlerdir. Başta size hiç güvenmeseler de kapılarını yüzünüze kapatmayacak kadar da cesurdurlar. Sizi aralarına alacaklar, meraklı bakışlarla gözlemleyecekler, utangaç sözcüklerle konuşacak ve kendilerince sizi değerlendireceklerdir. İşte o an yetişkin kimliğinize "ayna" tutulduğu anlardır. O aynadaki yansımanızı dikkatle izleyin. Kendinize bir bakın bakalım, ne göreceksiniz?

Gördüğünüz şey her ne ise; çocukların size baktıklarında gördükleri şey de o dur.

Arada sırada da olsa çocukların dünyası ile yaşlıların dünyalarına karışın. O dünyalarda geçmişiniz ve geleceğinizle yüzleşeceksiniz.

Çocuklar ile yaşlıların gözbebeklerindeki aynalar size hiç yalan söylemez. Bakın bakalım o aynalarda kendinizi nasıl göreceksiniz!

Unutmayın; aynalar en iyi dostunuz da olabilir, en kötü düşmanınız da...

Hazır aynalardan söz etmişken; Alev Çukurkavaklı, Haber Dükkanı'ndaki "SONU BİLİNEN SAVAŞ" başlıklı yazısında Türkiye'ye ayna tutuyor. Bir bakın bakalım neler göreceksiniz.